Sefiller – XI. Bölüm

Bir Uyarı Monseigneur Bienvenu’yu “bir filozof piskopos” ya da “vatansever bir rahip” olarak görmek, büyük bir yanılgıdır. Onun, neredeyse “birleşme” olarak tanımlanabilecek G ile karşılaşması, içinde hafif bir şaşkınlık uyandırmış ve onu daha da yumuşak bir insan haline getirmiştir. Gerisi ise bundan ibarettir. Monseigneur Bienvenu, her şeyden önce, siyasi bir figür olmaktan oldukça uzaktı; ancak […]

Continue Reading

Sefiller – VIII.Bölüm

“İçki sonrası akıl ermez.” Bahsedilen senatör, engelleri hiçe sayarak kararlılıkla hedefine doğru ilerleyen, “vicdan”, “yeminli sadakat”, “adalet” ve “görev” gibi kavramları göz ardı eden bir adamdı. Eski bir savcıydı; başarısı, onu yumuşatmıştı. Kötü bir insan sayılmazdı, ancak çevresindekilere—oğullarına, damatlarına, akrabalarına, hatta arkadaşlarına—her türlü küçük yardımı sağlamakta bir sakınca görmüyordu. Hayatın sadece iyi yanlarından, fırsatlarından yararlanmayı […]

Continue Reading

Sefiller – VII. Bölüm

Cravette Burada mutlaka vurgulamamız gereken önemli bir durum var; bu, Digne Piskoposu’nun karakterinin ne denli derin ve güçlü olduğunu en iyi şekilde gösteriyor. Gaspard Bès’in, Ollioules geçitlerini istila eden haydut çetesinin yok edilmesinin ardından, teğmenlerinden biri olan Cravatte dağlara sığındı. Gaspard Bès’in birliğinden sağ kalan haydutlarla birlikte bir süre Nice bölgesinde gizlendikten sonra Piedmont’a geçti. […]

Continue Reading

Les Miserables – VI

Par qui il faisait garder sa maison. La maison qu’il habitait se composait, nous l’avons dit, d’un rez-de-chaussée et d’un seul étage : trois pièces au rez-de-chaussée, trois chambres au premier, au-dessus un grenier. Derrière la maison, un jardin d’un quart d’arpent. Les deux femmes occupaient le premier. L’évêque logeait en bas. La première pièce, […]

Continue Reading

Sefiller – V. Bölüm

Monseigneur Bienvenu’nün cüppelerini uzun süre giymesi, şehirde sıkça konuşulan bir konu haline gelmişti. M. Myriel’in içsel dünyası, dış dünyasına yansıyan düşüncelerle tam bir uyum içindeydi. Eğer birisi dikkatle bakabilseydi, Digne piskoposunun gönüllü olarak kabul ettiği bu yoksulluk hali, hem derin bir ciddiyet hem de etkileyici bir zarafetle çevresine yansıyan bir manzara oluştururdu. Tüm yaşlılar ve […]

Continue Reading