Sefiller – İkinci Kitap – II. Bölüm

Tedbir, Bilgeliğin Tavsiyesidir O akşam Digne Piskoposu, şehirde yaptığı uzun gezintisinin ardından odasına çekilmiş ve gece geç saatlere kadar orada kalmıştı. Üzerinde titizlikle çalıştığı Görevler Üzerine adlı eseri vardı, ancak maalesef bu çalışma henüz tamamlanmamıştı. Derin bir konu olan bu eserde, Kilise Babaları ve ilahiyatçıların öğretilerini dikkatle incelemekteydi. Kitap, iki ana bölüme ayrılmıştı: birinci bölüm, […]

Continue Reading

Sefiller – İkinci Kitap – Düşüş – I. Bölüm

Bir Yürüyüş Akşamı Ekim 1815’in ilk günlerinde, güneş batmadan yaklaşık bir saat önce, yaya olarak seyahat eden bir adam, Digne adlı küçük kasabaya vardı. O sırada pencerelerden bakan ya da evlerinin kapısında duran az sayıdaki kasaba sakini, bu yabancıyı tedirgin bir merakla süzüyordu. Görünümü öylesine perişandı ki, böylesini görmek oldukça zordu. Adam orta boylu, yapılı […]

Continue Reading

Sefiller – XIV. Bölüm

Düşünceleri Son Bir Söz Bu tür ayrıntılar, özellikle günümüzde, moda tabirle söylemek gerekirse, Digne Piskoposu’na bir “panteist” havası verebilir. Hatta bazıları, onun, zamanımızda sadece zihinlerde filizlenip büyüyerek dinlerin yerini alan kişisel bir felsefeye sahip olduğu fikrini bile düşünebilir. Fakat şunu açıkça belirtmek gerekir ki, Monsenyör Bienvenu’yu tanıyan hiçbir kimse, onun hakkında böyle bir düşünceyi haklı […]

Continue Reading

Sefiller – X. Bölüm

Başpiskopos, Bilinmeyen Bir Işığın Huzurunda “Önceki sayfalarda bahsi geçen mektuptan kısa bir süre sonra, başpiskopos, şehir halkının gözünde dağlardaki haydutların arasından geçmekten bile tehlikeli sayılabilecek bir işe girişti. Digne yakınlarındaki kırsal bir bölgede, yalnız başına yaşayan bir adam vardı. Lafı dolandırmadan söylemek gerekirse, bu adam eski bir Devrim Meclisi üyesiydi. Adı ise G. olarak biliniyordu.” […]

Continue Reading

Sefiller – IX. Bölüm

Kız Kardeşin Anlattığı Erkek Kardeş M. l’Évêque de Digne’nin evinde, iki kutsal kadının, kadınlıklarının doğal korkuları ve kaygılarına rağmen, düşüncelerinin, içgüdülerinin ve hatta hareketlerinin nasıl ev sahibinin alışkanlıklarına ve niyetlerine tamamen uyum sağladığını en iyi şekilde gösteren örnek, Matmazel Baptistine’in, çocukluk arkadaşı Madame la Vicomtesse de Boischevron’a yazdığı mektuptur. Bu mektup şu an elimizdedir. Digne, […]

Continue Reading